7.4.20

Son eğri bükücü



Bugün bir iş için hastaneye gittim. Girişte maskeli bir karşılama komitesi vardı. Kimliğimi ve randevumu kontrol ettiler, sonra bana bir maske ve kesekâğıdı verdiler. Maske tamam, ama kesekâğıdının ne işe yarayacağını anlamadım. Maskeyi hiç çıkarmayacağımıza göre kesekâğıdına ne koyacağız? Hastanelere ziyaretçi ve refakatçi kabul edilmiyormuş. Virüsün sebep olduğu belirtileri gösterenlerin de binaya girmelerine izin yok.

Yolda giderken radyoda eyalet valisinin basın toplantısını dinledim. Meşhur eğrinin birazcık büküldüğünü söyledi. Galiba sıkı tedbirler bir nebze işe yaramış. Avarel tipi eğriden, biraz daha yayvan bir çan eğrisine doğru bir geçiş var. Şimdilik yeteri kadar test olmadığı için sadece hasta olduğu belli olanlara yapıldığını, amacın herkese test yapabilmek ve bu şekilde yayılmayı kontrol altına almak olduğunu söylendi. Öyle bir iki hafta sonra hayatın normale falan dönmeyeceğini de üstüne bastırarak ilâve etti. Amerika'da ''shelter-in-place''i (evdekal) ilk uygulayan eyalet burası idi. Bunun etkisini şimdi grafikte eğrinin minicik bir bükülme olarak görüyoruz. Virüsün karton üzerinde kaç saat kaldığı tartışmalarına, bir de bu eklenecek.
-Sizin orda büküldü mü?
-Yok daha, bekliyoruz.
-Bizimkinde az bir bükülme var.
-E hadi hayırlısı...

20 Şubat'ta bu ikazlar artık her yerdeydi.

İşim dolayısıyla bağlantıda olduğum birisine COVID-19 teşhisi konduğunu öğrendim. Belirtileri nispeten hafifmiş, umarım öyle de atlatır. Günde beş eposta yollayan adamdan bahsetmiştim ya, işte bu konu dolayısıyla onunla telefonlaştık. Normalde adamı yılda iki kere görüyorum.

SARS-CoV-2 sen nelere kadirsin?




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder