20.5.20

Mektep, okul, ?

Biraz da blogun başlığına uygun olarak Amerika'dan görüntü verelim.

Bugün bizdeki ilçe millî eğitim müdürlüğüne tekabül eden kurumdan bir e-posta geldi. Aslında tam da ilçe millî eğitim diyemeyiz. Buradaki ilköğretim okulları bulundukları şehirlere göre gruplandırılıyorlar buna da ''school district'' deniliyor. Bu bölgeleri de bir yerel idare kurulu olan ''school board''lar (yönetim kurulu) yönetiyor. Bu kurulun üyeleri seçimle işbaşına geliyor ve başlarına bir superintendent (müdür diyelim) tayin ediyorlar. Bu superintendent denen insan daha çok işi bilen bir profesyonel eğitimci oluyor, seçilenler arasından gelmiyor, maaşlı yönetici olarak işe alınıyor.

Kurulu toplantıları halka açık, ama son zamanlarda Ankara Büyükşehir'de meclis toplantılarında gördüğümüz manşetlik rezaletlerin vuku bulduğu ölçüde heyecanlı olmuyor. Uzun ve sıkıcı toplantılar. Neyse yani demek istediğim, isteyen görev alabilir, toplantıya katılabilir, konuşabilir.

Bütün bu demokratik, katılımcı, görünüşte iyi işleyen (bu başka bir yazının konusu) kurumlar, salgın dolayısıyla eğitim sistemi omurgasının ortasına bir uçan tekme yediğinden beri kendine gelemedi.

Daha burada teşhis konmuş hasta sayısı 2, ölen sayısı 1 iken çocuklarını okula göndermeyen ebeveynler vardı. O zamanlarda bu kuruldan önce ''öyle kafanıza göre çocukları okula göndermezseniz devamsızlıktan sınıfta kalacaklar'', sonra ''tamam, tamam, göndermezseniz devamsızlığa saymayacağız'',  takiben ''hadi bakalım, okulu bir kaç hafta kapatıyoruz'', en sonunda da ''yaza kadar böyle. Başınızın çaresine bakın.'' konulu e-postalar aldık.

Bugün ise gelen mesaj Güz döneminde fazla bir şey beklemeyin diyor.


Son cümlede aşı hazır olana kadar virüsün tekrar yayılma ihtimaline karşı karantina uygulamasına hazır olmamız gerekiyor deniyor. Ne ihtimali yahu, o iğnenin benim koluma değmesine daha 2 yıl olduğuna göre Sonbahar döneminde de, sürü bağışıklığı olmazsa Bahar döneminde de, elimizde bu tasla bu hamamdayız demektir.

...

Mesaja bir de anket eklemişler. Yönetim kurulu ne yapacağını bilmediği için bir tavsiye kurulu oluşturuldu (ne kadar tanıdık değil mi?) Tavsiye kurulu da plan tavsiyesi yapmadan evvel herkese anket yollamış (burası tanıdık değil). Soruların bazıları:



Burada bir noktayı işaret etmem gerekiyor. Amerika'da öğretmenler sendikalı ve sendika çok ama çok güçlü. Kaliforniya'daki öğretmenlerin %94'ü sendikalı. Sendikanın siyasi konumuna çok fazla girmeyeceğim, çünkü bunlar netameli konular, herkesin sendikası kendine ve benim şimdi bunu istediğim gibi düzgün ifade edecek mecalim yok. Şu kadar söyleyeyim, bu zamana kadar en ince detayına kadar kıyasıya pazarlıkla belirlenmiş olan denge altüst oldu. Öğretmenlerin aşırı çalışması bir tarafta, işin niteliğinin değişmesi diğer tarafta, yeni pazarlıklar yapılırken dar gelirli ailelerin çocuklarının eğitim hakkının baltalanıyor olması başka bir tarafta. 

Neyse yani, kaç tane anket doldurursam doldurayım, sonbaharda okulun online, hibrid veya geleneksel şekilde açılmasına ben karar vermeyeceğim. 


Not: Anket Google docs'ta:)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder