20.8.20

Kalk artık sabah oldu, her taraf sesle doldu.


Burada okullar açıldı. 


Hissiyatım

Çalışkan bir öğrenci değildim ben. İlkokuldayken seviyordum ama büyüdükçe okulda geçen saatlerin harcandığına inandım. Nefret etmezdim de, gitmemeyi gitmeye tercih ederdim. Nasıl olursa olsun, okulun açılması hoşuma gitmez. Onun için konuyu başka açıdan ele alacağım.

Bildiğiniz gibi, bizdeki eğitim sisteminin idarî kısmı Millî Eğitim Bakanlığı'na bağlı birimlerin olduğu hiyerarşik bir yapı. Bakanlık altında daire başkanlıkları ve müdürlükler var. Ankara'da büyüyen çocukların pek de yabancı olmadığı makamlardır bunlar. Millî Eğitim Bakanlığı Kızılay'da, Çankaya, Oran, Dikmen, Bahçeli, Balgat dolmuşlarının kalktığı Güvenpark'ın oradadır. Şimdi Ziya Selçuk'un makamı nerededir, bilemiyorum. Neyse, eğitim sistemimizin o idarî kısmına vâkıftım biraz, buradaki sisteme bakışım da mecburen karşılaştırmalı oluyor. Onun için böyle bir giriş yaptım.

Burada okullar School District denilen bir kurumların yetkisi altında. Meselâ bizim birleşik (Unified) okul bölgesinde yirmi kadar ilkokul ile altı ortaokul var. Liseler ise ayrı bir okul bölgesi altında idare ediliyor. Bunların bizdeki ilçe milli eğitime denk geldiğini söylesem yanlış olmaz zannediyorum ki zaten bu zamana kadar burada hep o şekilde yazdım. Bir de bu kurumun başında Superintendent denen birisi var. Türkçesi komiser oluyor. Hatta başkomiser:)

Salgın çıkıp da federal hükümet eyaletlere her koyun kendi bacağından asılsın deyince, yerel yönetimler bir bocaladı. Öyleydi böyleydi derken, yerel sağlık kurumu... bir dakika burada da bir ara verip county'lerden bahsedeceğim. O da bir yerel idari bölge, bizdeki Vilayete benzer ama değil...Üstelik demin söz ettiğim eğitim sistemindeki bölünmeyle coğrafi olarak aynı olmayabiliyor....Galiba.. Gündelik işlerden bahederken, federal bir devletle üniter bir devletin kamu yönetimlerini karşılaştırmak çok zor geliyor, onun için lütfen hatalarım varsa hoşgörün.

Konumuza dönelim. Vaşington'dan beklediklerini bulamayan yerel idare kendi başının çaresine bakmak zorunda kaldı. İşte o zaman buradaki İl Sağlık Müdürlüğü bizim bölgemizdeki herkes evde kalacak diye karar çıkardı, İl Sağlık Müdürlüğü'nün kararı, diğer devlet kurumlarını da bağladığı için, okullar yıl ortasında kapandı, online eğitime geçtik.

Bütün yaz, bizim Birleşik Okul Bölgesi idare kurulu çalıştı, okulların ne şekilde açılacağını planladı.  Ne olacağı belliydi zaten. Ayda bir gönderilen epostalarda da başında beri online açılmasının yüksek ihtimal olduğu yazılmıştı. Okul açılmadan 10 gün önce mesajlar sıklaşmaya başladı. Önce komiserden, sonra okul müdürlerinden, en sonunda da öğretmenlerden mesajlar yağdı. Her okul bölgesi farklı kararlar alabiliyor, birinin yaptığını öbürü yapmayabiliyor yahut yapamayabiliyor. Çünkü bütçedena ayrılan pay farklı, bölgenin nüfus yapısına göre okullara yapılan bağışlar çeşitlilik gösteriyor, vs. 

Bütçe, bağış, mali konulara girince şunu da yazayım; okullar ailesinin gelir seviyesi düşük olan ve yeterli beslenemeyen çocukları doyurur. Çocuk okula geldiğinde kahvaltısını yapabilir, bedelsiz öğle yemeği yer. Yazın da 18 yaşında küçük bütün çocuklar için belirlenen okullardan haftanın altı günü iki öğünlük yemek dağıtıldı.

Bu fotoğrafı çektiğimde çiçeğin adının Turk's Cap* olduğunu bilmiyordum.

Nihayet geçen hafta Perşembe günü okullar açıldı. Neden Perşembe? Sonra anlatırım. İlk iki gün tanışma, alışma, plan programı anlatma ile geçti. Bu hafta kitaplar dağıtıldı. Ciltli ders kitapları öğretim yılı boyunca ödünç veriliyor, sonra okula iade ediliyor. Fasikül olanlar öğrencide kalıyor. Durumu iyi olmayan aileler için dizüstü bilgisayar, ipad dağıtıldı. İnterneti olmayanlar için hotspot imkânı sağlandı.

O yanda bütün bunların hazırlığı yapılırken bu yanda veliler ne yapacaklarını tartıştılar. İnternet annelerinden gördüğüm kadarıyla Türkiye'ye de dakika sektirmeden ithal edilen 'pod'lar revaçta şimdi. Türkiye'de yeni bir şeymiş gibi pod mod deniyor da, bunun adı özel dersti. Öyle değil mi? Hatta ilkokul öğretmenleri Anadolu lisesi imtihanlarına hazırlık için üçerli dörderli gruplara ders verirdi (milattan öncesinden bahsediyorum elbette). Artık herkes tek başına mı ders alıyor? Ona hâlâ özel ders mi deniyor? 

Aaa bak unutmadan. Amerika'da dershaneler olduğunu duysanız şaşırmazsınız herhalde. Russian School of Math, Silvan en bilinenleri.

Ben hoppidi hoppidi yazıyorum, çünkü tuzum kuru. Burası dünyanın en eşitlikçi ülkesi olduğu için her yerde pod muhabbeti geçerken, aç kalmamak evinden atılmamak için çalışmak zorunda olan bazı anne babalar ise çocuklarını ihmal ettikleri gerekçesiyle dava ediliyorlar. 





Modernite falan diyoruz da ne biçim bir dünya yaratmışız yahu!

Nostalji saati




* Latince adı Malvavicus arboreus var. drummondii. 


2 yorum:

  1. Ben de öğretmenim, yazdıklarınız ilgimi çekti ve sonrasını merak ettim. Bizim de
    yakında okullar açılacak. yarın biz başlıyoruz hatta işe. bakalım nasıl olacak..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kolay gelsin, çok zor sizin de işiniz.

      Sil