Doğu tarafındayken kahveye futbol maçı seyretmeye gitmişliğim var. Saat farkından dolayı Pazar sabahlarına denk gelen maçlar için Pennsylvania Avenue'daki Anatolia Cafe, Best Buy'dan en büyük ekran televizyondan iki tane alıp, maçın toplu gösterim maliyetini de giriş ücreti olarak gelenlerden talep ederek bir kahve işletmesine dönüşüyordu. Sallama çaya rağmen şikayet eden yoktu. Ama heyecanla bağıra çağıra maç seyreden sadece biz ve İrlandalılar mı? Hayır. Amerika'lı da aynı şekilde maç seyreder. Belki Amerikan futbolu kısmı için bir Sports Bar fotoğrafı koymak lazım. O zamana kadar başka bir dala atlayalım.
Şimdi futbol ihtiyacımızı internetten abonelikle hallediyoruz. Malum, Lig TV (bizim kullandığımız ipworldtv.com gibi) bazı yerlerden abonelik satıyor. Bu yazıyı yazarken Fener maçı bitmişti. Vakit doldurmak için Ankaraspor başkanına şarkı bile söylettirdiler. Şu anda da Galatasaray forması altında Sergen Trabzon'a bir gol attı. Bunu da geçelim.
Amerikan futbolunun en büyük kupası Superbowl karşılaşmaları biteli çok oldu. Bizim takım (Seattle Seahawks) Detroit'teki yarı final maçında Pittsburg Steelers'a fena halde yenildi (21-10).
KubeFM'in programcılarından The T-Man'in (dinleyicisi değilim) ağzından yazılmış reklam panosu altta. West Seattle'dan I-5 yoluna çıkarken karşınıza heyula gibi dikiliyor. Tercüme ediyorum:
Sayın Hakem Bey,
Bir dahaki sefer bize koymadan önce hiç değilse bir öpün!
Saygılarımla,
The T-Man
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder